Sık Sorulan Sorular


1. Mino’nun Şarkısı’nı neden hazırladık?

İçinde yaşadığımız toplumda çocukların bedensel söz hakları sıklıkla ihlal ediliyor. Günlük yaşamda çocuklarla iletişim kurma, onlara ilgi ve sevgi gösterme biçimlerimiz dahi çocukların sınırlarını oluşturma ve koruma gayretlerini yok sayıyor. Bu davranışlarımızla çocukların iradelerini, özerkliklerini, kendilerini koruma ve savunma yetilerini zora sokuyor, onları risklere açık hale getiriyoruz. Diğer yandan, çocuklara yönelik sınır ihlali ve istismar biçimleri, özellikle cinsel istismar toplumun büyük kesiminde kaygı ve öfke uyandırıyor. Çocukları risklerden koruma niyetiyle; yetişkinlerin sorumluluklarından pek bahsetmeyen, çocuklara fazlaca sorumluluk yükleyen, onlarda kaygı ve korku uyandırabilen, ahlaki yargılar içeren çalışmalara sıklıkla başvuruluyor. Bunlara örnek olarak “iç çamaşırı kuralı”nı, “özel bölge” vurgusu içeren materyalleri ve “mahremiyet eğitimleri”ni verebiliriz. 


Mino’nun Şarkısı’nı hazırlama ihtiyacımız tam da bu noktadan doğdu. Türkiye’de çocukların bedensel söz haklarını bütünlüklü şekilde odağa alan, kapsayıcı ve hak temelli içerikler yok denecek kadar az. Mino'nun Şarkısı’nı ve diğer tüm materyallerimizi, “çocukların bedensel söz hakları” özelinde koruyucu-önleyici çalışmaların gelişmesine, konunun kapsayıcı ve çözüm odaklı şekilde gündemleşmesine katkıda bulunmak için hazırladık. Bu alanda hak temelli, güçlendirici, eğlenceli, yetişkinler ve çocuklar arasındaki diyaloğu kolaylaştıracak, ezber bozan bir içerik üretmek istedik. 
Bu çalışmamızla, çocuklara yönelik ihlal ve istismar biçimlerinin önlenmesinde temel sorumluluğun biz yetişkinlerde olduğuna dikkat çekmeyi, yetişkinlerin bakış açısında ve davranışlarında dönüştürücü bir etki yaratmayı, yanı sıra çocukları bedensel söz hakları konusunda güçlendirip desteklemeyi, yetişkinlere çocukları nasıl destekleyebileceklerine dair yöntemler önermeyi amaçlıyoruz.

2. Mino'nun Şarkısı hangi materyalleri içeriyor?

Şu ana kadar ürettiğimiz materyaller arasında; 

  • Çocuklar için şarkı, animasyon video klip, “4 Kural” posteri ve aktivite sayfaları, 

  • Yetişkinler için “4 Kural” ve “Neden Sadece ‘İç Çamaşırı Kuralı’ Değil?” metinleri bulunuyor. 

3. Mino'nun 4 Kuralı ile nelere dikkat çekiyoruz?

Çocukların fark edip benimsemesini, yetişkinlerin ise desteklemesini ve çocuklara aktarmasını arzu ettiğimiz 4 temel kural şöyle: 

  • Bedenimin her yeri özel 

  • Duygularım ve sözlerim önemli 

  • İstemezsem hayır derim

  • Saklamam, anlatırım 

4. Mino’nun Şarkısı ile kimlere ulaşmak istiyoruz?

Toplumun her kesiminden 5-8 yaş arasındaki çocuklara, onların ebeveynleri/bakım verenleri ve bu yaş grubuyla çalışan eğitimciler başta olmak üzere tüm yetişkinlere ulaşmak istiyoruz. 

Hedef grubumuz 5-8 yaş arasındaki çocuklar olmakla birlikte, içeriğimiz -materyali uygulayacak yetişkinlerin uyarlamalarıyla- daha küçük veya büyük yaşlardaki çocuklar için de kullanılabilir.

5. Mino’nun Şarkısı’ndan kimler, nasıl faydalanabilir?

Hedefimiz olabildiğince çok sayıda çocuğa ve yetişkine ulaşmak, bu nedenle Mino’nun Şarkısı’nı açık lisanslı, yani telifsiz (copy-left) şekilde ürettik. Materyallerimiz, çocukların bedensel söz haklarını korumak ve geliştirmek isteyen tüm kişilerin ve kurumların kullanımına açık. 


Başta çocuklar olmak üzere, çocukların etrafındaki tüm yetişkinler (ebeveynler/bakım verenler, eğitimciler, okul psikolojik danışmanları, ruh sağlığı çalışanları, sosyal hizmet uzmanları vd.), çocuklarla ya da çocuklar için çalışan tüm kurumlar (okullar, sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, toplum merkezleri vd.) Mino’nun Şarkısı’ndan faydalanabilir.

6. Mino'nun Şarkısı’nı hazırlarken neleri önemsedik?

Materyallerimizi ve içeriklerimizi üretirken; 

  • Çocukların haklarını ve ihtiyaçlarını odağa almaya, 

  • Çocukların varoluş hallerindeki tüm çeşitlilikleri kapsamaya, 

  • Çocukların bedensel söz haklarını, bedenin belirli bölümleri ile sınırlandırmadan, en bütünlüklü şekilde ele almaya, 

  • Çocukların kişisel ve bedensel sınırlarının toplumda kabul, değer, saygı görmesinin neden önemli ve gerekli olduğunu açıklamaya, 

  • Mesajlarımızın hem çocuklara hem de onların etrafındaki yetişkinlere hitap etmesine,

  • Mesajlarımızı korkutan, ürküten, “ayıp” vurgusu yapan bir yaklaşımla değil, hak temelli, destekleyici, eğlenceli bir yaklaşımla iletmeye, 

  • Çocuklara seslenirken; dikte eden, akıl veren, öğreten bir dil değil, rehberlik eden, güçlendiren, eşdeğerli bir dil kullanmaya,

  • Yetişkinlere seslenirken; kaygılandıran, suçlayan, eksik hissettiren değil, hep birlikte sorumluluk almaya davet eden ve yol-yöntem öneren bir dil kullanmaya, 

  • Çocukların bedensel söz haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda asıl sorumluluğun yetişkinlerde olduğu bilinciyle hareket etmeye; çocuklara gereğinden fazla sorumluluk yüklememeye, 

  • Yetişkinler ile çocuklar arasında pozitif bir diyalog ve açık bir iletişim başlatmaya; konuşması zor konuları kolaylaştırmaya, 

  • Çocukların ihtiyaçları, duyguları ve bedenleriyle ilişki kurmalarını desteklemeye, 

  • Çocukların yaş ve gelişim dönemi özelliklerine uygun ve kapsamlı cinsellik eğitimini savunmaya özen gösterdik. 

7. “Çocukların bedensel söz hakları” ifadesi ile ne kastediyoruz? 

“Bedensel söz hakkı” kavramı ile çocukların bedenlerinin kendilerine ait, özel ve değerli olduğuna; bedenleriyle ilgili konularda söz söyleme ve karar alma hakkına sahip olduklarına dikkat çekiyoruz. 

Bu kavram; çocukların bedenlerine dair varsayımlarda bulunmamayı, bedenlerine bakım verme ve eşlik etme anlarında özenli ve saygılı davranmayı, bedenleriyle ilgili suçlu hissetmelerine ya da utanmalarına neden olacak söz ve davranışlardan kaçınmayı, istedikleri ve istemedikleri durumları anlayabilmek için gözlem yapmayı, sorular sormayı, onaylarını almayı, sözlü ya da sözsüz şekilde ifade ettikleri sınırlara saygı göstermeyi, ‘hayır’larını duyup dikkate almayı, muayene vb. işlemler öncesinde bilgilendirilmelerini, keyfi tıbbi müdahalelerden korunmalarını ve çok daha fazlasını içine alıyor. 

8. “Koruyucu-önleyici çalışma” ifadesi ile ne kastediyoruz? 

“Koruyucu-önleyici çalışma” kavramı ile sınır ihlalleri, zorbalık, istismar, ayrımcılık, şiddet gibi olumsuz durumların ortaya çıkmasını önlemek ve bireyleri bu durumların zararlarından korumak amacıyla yapılan çalışmalardan bahsediyoruz. 

Koruyucu-önleyici çalışmalar bazen ortada olumsuz bir durum yokken, ileride oluşabileceği ihtimaline karşı, önlem amacıyla yapılır, ki aslında en etkili yöntem budur. Bazen de olumsuz durum ortaya çıktıktan sonra, bu durumun daha da ilerlemesini ve bireye/bireylere verdiği zararın artmasını önleme amacıyla yapılır. 

Mino’nun Şarkısı, çocukların maruz bırakılabileceği sınır ihlali, istismar ve şiddet biçimlerine karşı koruyucu-önleyici bir çalışmadır. Bu istenmeyen durumları önlemeye yönelik temel yaklaşımlar; çocukların bedensel söz haklarını tanımak, korumak ve geliştirmek, bunları sağlamakla yükümlü olan yetişkinlere sorumluluklarını hatırlatmak, yetişkinlerin  değiştirmeleri gereken yaklaşım ve davranışlarına dikkat çekmek, bedensel söz haklarını bilmek ve deneyimlemek konusunda çocukları güçlendirmek ve desteklemektir. Mino’nun Şarkısı ve etrafındaki materyaller  tam da bunlara odaklanır. 

Mino’nun Şarkısı kapsamında devlet mekanizmalarının sorumluluklarına yer verilmemiş olsa da, çocuklara yönelik sınır ihlali, istismar ve şiddet biçimlerinin önlenmesi noktasında en önemli sorumluluğun devletin ilgili kurumlarında olduğunun altını çizmemiz gerekir.